ÇORLU TİCARET VE SANAYİ ODASI

EN DE

Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi Gerçekleştirildi

21 Aralık 2009
Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi Gerçekleştirildi
Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi 19 Aralık Cumartesi günü Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’ün de katılımıyla Edirne Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirildi.
      Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi’ne Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı İhsan ERİK, Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Ticaret ve Sanayi Odaları Konsey Başkan Yardımcısı Özlem YEMİŞÇİ, Meclis Üyeleri; Erdal BİRDAL ve İsmail KÖROĞLU katıldılar.

TOBB Başkanı, Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi’nde konuştu
      Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi’nde konuşan TOBB Başkan Vekili Tanıl Küçük işletmelerin kârlı çalışmadığını yatırım ve istihdam için kaynak yaratamadığını söyledi. Küçük, ekonominin ancak yatırımlarla dinamizm kazanacağını belirtti
      Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Vekili Tanıl Küçük, “Sanayi üretiminde sürpriz şekilde beklenenden önce ve oldukça yüksek oranda gerçekleşen artıya geçiş, ekonomimize ümit vermiş aylar süren olumsuzluğun ardından, morallerimizi düzeltmiştir” dedi.
      Küçük, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’ün katılımıyla Edirne Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen “Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi”nde yaptığı konuşmada, 2009 yılına “zor bir yıl olacak” beklentisiyle girildiğini nitekim üç çeyrek sonunda ekonominin yüzde 8.4 gibi oldukça yüksek bir oranda küçüldüğünü ifade etti. Sanayi üretiminde sürpriz bir şekilde ve beklenenden önce yüksek oranda gerçekleşen artıya geçişin ümit verdiğini, moralleri düzelttiğini kaydeden Tanıl Küçük ancak rehavete kapılma lüksleri olmadığını söyledi.

Yatırımlar dinamizmdir
      Tanıl Küçük şöyle devam etti: “Olumlu tablonun yanında önümüzdeki fotoğrafın karanlık taraflarına bakacak olursak, sanayi üretiminde ve ihracattaki artış, henüz istikrar kazanmamıştır. Diğer taraftan 2009 işletmelerimizde kârlılıkta büyük kayıpların yaşandığı bir yıl olmuştur. Kârlılığın azalması kuruluşların tasarruf yapma, yeni yatırım ve istihdam için kaynak yaratma kapasitelerinin de azalması anlamına gelmektedir. Düşük iç tasarruf ve düşük yatırım oranı Türkiye ekonomisinin temel yapısal sorunlarından biridir. Bu yapısal sorun son dönemde ne yazık ki daha da derinleşmiş görünmektedir. Özel sektör yatırım harcamaları, 2008’in ikinci çeyreğinden itibaren, son altı çeyrektir, yüksek oranlarda küçülmektedir. Bu yılın dokuz ayı sonunda, özel sektör yatırım harcamaları yüzde 27 oranında küçülmüştür. Bu çok yüksek bir orandır ve ekonomimiz adına iyi haber değildir. Unutmayalım ki ekonomide dinamizmin göstergesi yatırımlardır. Yeterince yatırım yoksa ekonomide toparlanma da istediğimiz hızda olmayacaktır.”

Kriz mali kesimi değil reel sektörü vurdu

      2009’un dokuz ayında imalat sanayi sektörünün yüzde 12.4, inşaatın yüzde 19.5, ticaret sektörünün yüzde 16.5, ulaştırma sektörünün yüzde 12.1 oranında küçüldüğünü buna karşılık bankacılık sektörünün yüzde 8.7 oranında büyüdüğünü kaydeden Tanıl Küçük “Bu karşılaştırma, küresel krizin Türkiye’de mali kesimden çok reel sektörü olumsuz etkilediği yönündeki yorumumuzun, sadece söylemden ibaret olmadığını somut bir karşılığı olduğunu da açıkça ortaya koymaktadır” diye konuştu.

ABD’nin sadece savunma bütçesi Türkiye bütçesinin 3.3 katı oldu
      ABD’nin yeni savunma bütçesi 626 milyar dolar olarak belirlendi. ABD Senatosu’nda görüşülmekte olan savunma bütçesinin, 128 milyar doları Irak ve Afganistan’daki operasyonlara tahsis edilecek.
      Askeri personelin maaşlarının yüzde 3.4 oranında artırılmasını da içeren bütçe tasarısı, Senato’da onaylanmasının ardından, Başkan Obama’nın onayına sunularak yürürlüğe girecek.
      Türkiye’de ise halen TBMM’de görüşülen 2010 bütçesi Maliye Bakanlığı tarafından 286.9 milyar TL’ye bağlanmıştı. 188.7 milyar dolara denk gelen Türkiye bütçesi, ABD’nin sadece savunma bütçesinin bile 3’te birinden az bir seviyede bulunuyor.
      ABD’nin 2009 yılı bütçesi 3.2 trilyon dolar yani Türkiye bütçesinin 17 katı olmuş, ABD ekonomisi 1.7 trilyon doların üzerinde ise bütçe açığı vermişti. ABD’de 2010 yılı bütçesinin ise 3.42 trilyon dolar olması bekleniyor.

      Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün de konuşmasında "Bakanlık olarak ülkemizin sosyal ve ekonomik kalkınmasına katkı sağlamak amacıyla bölge bölge düzenleyeceğimiz "Sanayi ve Ticaret Zirveleri"nin ilkini Trakya bölgesinde gerçekleştiriyoruz. Bölgenin tüm ekonomi aktörleriyle birlik kapsamlı olarak sorunları masaya yatırıp çözüm yollarını birlikte arayacağız. Amacımız sorunları yerinde tespit edip gerçekçi bir Türkiye fotoğrafı ortaya çıkartmaktır. Yerel kalkınmaya bu açıdan büyük önem veren bakanlığımız, ekonomimiz için büyük katkılar sağlayacak bu istişare mekanizmalarının ilkini Trakya'da başlatmış oluyoruz. Bu zirvede bölgenin sosyal ve ekonomik kalkınmasını sağlayabilmek için neler yapmamız gerektiğini konuşarak çözüme yönelik önerileri üzerinde duracağız" dedi. Ekonomide zor bir yılı geride bırakmak üzere olduğumuzu belirten Ergün "2008 yılının sonlarından itibaren ortaya çıkan küresel kriz, dünya çapında büyük bir sıkıntı doğurdu. Dev finans kuruluşları, bankalar, uluslar arası şirketler ve hatta ekonomiler bu dönemde iflasa sürüklendi. Dünya genelinde, üretim kayıpları ve talep daralması nedeniyle ekonomiler küçüldü, işsizlik artık tüm dünyanın ortak bir sosyal sorunu olarak ortaya çıktı. Bugün dünya genelinde krizden çıkmaya başladığımıza dair sinyaller alınıyor. Bununla birlikte, krizin çıkardığı yangının henüz tam olarak sönmediği son günlerde İspanya ve Yunanistan ekonomilerinden gelen haberlerden de anlaşılabiliyor. Türkiye ekonomisi, 7 yıldır büyük bir yapısal dönüşüm yaşadı. Özellikle mali disiplin ve bankacılık reformu, ekonomimizin o eski kırılgan görünümünden çıkmasını sağladı. Sizlerde hatırlarsanız, dünyanın herhangi bir yerinde bir rüzgar esse, bizde fırtına çıkardı. Bugün ise tüm dünyayı derinden etkileyen bir küresel krize karşı başarıyla sınav vermiş bir Türkiye var. Şunu ısrarla söylüyoruz, krizin bizim üzerimizdeki etkisi konjonktürel olmuştur. Ekonominin işleyişi noktasında kalıcı, yapısal bir sıkıntıya neden olmamıştır. Belki bu konuda sadece işsizlikten bahsedebiliriz, ancak bizdeki işsizlik kriz şartlarından bağımsız olan nedenleri var" şeklinde konuştu.

GÜNCEL